Çikolata Yapımında Kullanılan Mısır Şurubu’nun Zararları
SAĞLIKBildiğiniz gibi çikolata için, “çikolata kalp dostu”; “çikolata ye mutlu ol” gibi birkaç efsane tanımlama yaygın olarak medya haberlerinde kullanılır
Bildiğiniz gibi çikolata için, “çikolata kalp dostu”; “çikolata ye mutlu ol” gibi birkaç efsane tanımlama yaygın olarak medya haberlerinde kullanılır ve hepimiz çikolatanın mutluluk hormonu seratonin salgısını artırdığı konusunda az çok fikir sahibiyizdir. Peki günümüzde üretilen çikolata, bilindiği kadar sağlıklı ve masum mu, İşte bunun cevabı karışık!
Çikolata paketlerine baktığınız zaman hepsinde içerikle ilgili açıklamalar görürsünüz ve tüm çikolata markaları da içerikte tatlandırıcı olarak şeker kullanıldığını yazar, ancak bu ibare yanıltıcıdır. Çünkü biliyoruz ki, hemen tüm firmalar tatlandırıcı olarak “MISIR ŞURUBU” yani mısırdan elde edilen “Endüstriyel Fruktoz” kullanıyorlar! İşin kötüsü, bunu paket üzerinde belirtmiyorlar (yanılmıyorsak -ki yanılıyor da olabiliriz- yalnızca Torku firması, çikolatalarında gerçek şeker kullanıldığını belirtiyor).
Bildiğiniz gibi “Mısır Şurubu” gerçek bir sağlık düşmanı ve o bir katil! “Mısır Şurubu” kronik hastalıkları salgına dönüştürdüğü; kanser, kalp, siroz, inme, hipertansiyon, diyabet, Parkinson, Alzheimer, obezite, inflamasyon (iltihap), kemik erimesi, artrit gibi çok sayıda hastalığa neden olduğu için Fransa, İngiltere ve Hollanda’da yasaklandı. En büyük üretici olan ABD’de de üretim kotası yüzde 10’dan yüzde 2’ye düşürüldü. Türkiye’de ise üretim kotası yüzde 10’dan 15’e çıkarıldı, sonra da yüzde 5’e indirildi.
Gazozdan çikolataya, pastane ürünlerinden fırın ürünlerine, sakızdan konserve ürünlere kadar aklınıza ne gelirse “Mısır Şurubu” kullanılıyor. Hatta raf ömrünü uzatmak amacıyla, gıda katkı maddesi olarak da kullanılıyor. Örneğin közlenmiş ve şişelenmiş kırmızı biberin içeriğinde “Şeker” ibaresi de bulunur. İşte bu bahsedilen “Şeker” de “Mısır Şurubu”dur! Öylesine kontrol edilemez ve anlaşılamaz bir şekilde, yaygın olarak kullanımda. Bugün market raflarında yer alan yüzlerce hatta birkaç bin çeşit işlenmiş, paketlenmiş, şişelenmiş ya da konserve edilmiş veya açık olarak satılan gıda maddesi “Mısır Şurubu” içeriyor.
2011 yılıverilerine göre Avrupa’da kişi başına “Mısır Şurubu” tüketimi 1-1.5 kilo, Türkiye’de ise 6 kilo civarında. Fransa, İngiltere, Hollanda, Almanya gibi ülkelerde de pancardan şeker elde ediliyor. 25 Avrupa ülkesi 1 milyon 200 bin ton “Mısır Şurubu” üretirken, Türkiye tek başına 500 bin ton üretiyor. 2018 yılında da değişen bir şey yok, tam 40 fabrika, harıl harıl “Mısır Şurubu” üretiyor!
Şeker pancarından şeker üreten 33 fabrika bulunuyor. Bunların 25’i devlete aitken, diğer 8 tesis özel kuruluşların elinde. Şu sıralar kamuya ait 14 fabrikanın çoğu da özelleştirildi ve yakında ya kapanır, ya da “Mısır Şurubu” üretmeye başlarlar!
İşin kötü ve aldatıcı/kafa karıştırıcı yanına gelirsek, bir “Endüstriyel Fruktoz” olan “Mısır Şurubu”, “Nişasta Bazlı Şeker (NBŞ)” ve “Şeker” adı altında gizlenip, masumlaştırılıyor. Böylece hem ürün içeriğindeki “Mısır Şurubu” ibaresi gizleniyor, hem de GDO’lu mısır ithalatçısı ve “Mısır Şurubu ” üreticisi kirli uluslararası şirketler gizlenerek bir taşla iki kuş vuruluyor!
Şimdi konumuz olan çikolatya dönüyoruz ve biz tüketiciler olarak; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan, çikolata üreticilerinden ve diğer üretici ve ithalatçılardan; tüm gıda ürünlerinde kullanılan “Mısır Şurubu”nun, oran olarak ve sadece “Mısır Şurubu” ibaresiyle belirtilmesini; “Şeker” adı altında aldatıcı ifadelerin kullanılmamasını talep ediyoruz!
Hiçbir firmanın halk sağlığıyla oynamaya, tüketiciyi yanıltmaya hakkı olamaz!
Makale; Dr. Zafer Gür PAYLAŞ
İlginizi Çekebilir