Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Ramazan’ın son on gününü ve gecesini her zamankinden biraz daha fazla ibadetle geçirirdi, Kadir Gecesini de kaçırmamak isterdi. Bu sebeple Ramazan’ın bu son on gününde genellikle itikâfta olurdu.
Âişe radıyallahu anhâ şöyle dedi:
“Ramazan ayının son on günü gelince, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem geceleri ibadetle ihyâ eder, ailesini uyandırır, kulluğa soyunup paçaları sıvardı.” [1]
Peygamber Efendimiz özellikle Ramazan ayının son on gününde yani yirmi birinci geceden itibaren, bu bereketli geceleri her zamankinden daha fazla ibadetle geçirirdi. Bunun bir sebebi, bin aydan hayırlı olduğu Kur’ân-ı Kerîm’de bildirilmiş olan Kadir Gecesi’nin bu geceler arasında bulunmasıdır. Peygamber Efendimiz bu geceleri her zamankinden biraz daha fazla ibadetle geçirirken, Kadir Gecesini de kaçırmamak isterdi. Bu sebeple Ramazan’ın bu son on gününü genellikle itikâfta geçirirdi.
RAMAZAN’IN SON ON GÜNÜNÜ İBADETLE GEÇİRMEK SÜNNETTİR
Hz. Peygamber’in bütün bir geceyi uyanık olarak ibadetle geçirdiği bilinmemektedir. Bu husus Hz. Âişe’nin gözlemleriyle sabittir. O halde geceleri ibadetle ihya etme sözü, gecelerin büyük kısmını ibadetle geçirme şeklinde anlaşılacaktır.
Ailesini bizzat uyandırması veya uyandırılmalarını istemesi, onların da bu konuda daha ciddi bir gayret içinde olmalarını arzu etmesindendir.
“Paçaları sıvamak” ifadesinden, kadınlarından uzaklaşmak anlamını çıkaranlar da olmuştur. Her hâl ü kârda Peygamber Efendimiz’in, Ramazan’ın son on gününü yoğun bir ibadetle geçirdiği anlaşılmaktadır.
Hadîs-i şerîf 1196 ve 1226 numaralarda tekrar gelecektir.
HADİSTEN ÖĞRENDİKLERİMİZ
1. Faziletli zamanları sâlih ameller ile geçirmeyi büyük bir nimet bilmek, ganimet saymak gerekir.
2. Hz. Peygamber, Ramazan’ın son on gününün ibadet için bir fırsat olduğunu fiilen ümmetine göstermiştir.
3. Mücâhede, yoğun ibadetle beslenmelidir.
Yorum Yazın