Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonları, üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra en sık görülen enfeksiyon türü olarak tanımlanıyor.
Özellikle küçük yaştaki çocuklar için risk oluşturan idrar yolu enfeksiyonları, henüz gelişmekte olan böbrekler için tehlikeli sonuçlara yol açabiliyor. Erken tanı konulamaması durumunda tedavi edilemeyen çocuklar, gelecekte hipertansiyon ve böbrek yetmezliği riski altında olabiliyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Prof. Dr. Mahmut Çivilibal, çocukluk çağında görülen idrar yolu enfeksiyonu ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
İdrar yolu enfeksiyonları, hayatın ilk bir yılı hariç kız çocuklarında daha sık görülmektedir. Çocuklarda en sık idrar yolu enfeksiyonu (İYE) etkeni bağırsak kökenli bakterilerdir. Bu bakteriler işeme kanalı (üretra) yoluyla mesaneye yerleşir, burada çoğalır ve sonrasında aşağı idrar yollarından yukarı idrar yollarına (böbreklere) doğru ilerler.
Birçok nedene bağlı olarak gelişebiliyor
- Üriner sistem taşları
- Böbreklerde kistler
- İşeme bozuklukları
- Vezikoureteral reflü
- Doğumsal böbrek hastalıkları
- Kabızlık
- Sünnet derisi
- Labial füzyon (kız çocuklarında genital yapışıklık)
Bu belirtilere dikkat!
Hastanın yaşına ve enfeksiyonun yerleşim yerine göre, belirti ve bulgular değişiklik gösterebilir. Ateş, kilo alamama, kusma, ishal, huzursuzluk, sarılık, kötü kokulu idrar, halsizlik, karın ağrısı, kabızlık, işeme alışkanlığında değişiklik (sık idrara çıkma, idrar kaçırma), ağrılı idrar yapma, kötü kokulu idrar, büyüme geriliği gibi bulguların varlığında idrar yolu enfeksiyonu olabileceği düşünülmelidir. Küçük bebeklerde ateş, huzursuzluk, iştahsızlık gibi genel belirtilerle kendini gösterebilirken; büyük çocuklarda ise idrar yaparken yanma, ağrı, sık idrara çıkma gibi belirtiler ön plandadır. İdrar yolu enfeksiyonunun yerleşim yerine göre, enfeksiyon sadece aşağı idrar yollarını etkilemiş, böbreklere kadar çıkmamış ise; ağrılı idrar yapma, yanma hissi, sık idrara çıkma, kasıklarda ağrı ve idrar kaçırma şikayetleri görülür. Böbrekleri de tutan bir enfeksiyon varsa; ateş, titreme, sırt ve böğür ağrısı, kusma, kilo kaybı, genel durumda bozukluk ortaya çıkar. Özellikle böbrekleri tutan idrar yolu enfeksiyonu olan hastalarda böbrek hasarı oluşma riski vardır. Bu nedenle ateşli idrar yolu enfeksiyonu geçiren özellikle küçük yaştaki çocuklarda, hem hızla tanı konularak uygun tedaviye başlanmalı hem de idrar yolu anormallikleri açısından ileri incelemeler yapılmalıdır.
Bebeklerde idrar örneği alımına özen gösterilmeli
İYE ile ilgili belirti veya bulgularla doktora gelen çocuklara idrar tahlili ve idrar kültürü yapılarak tanı konulmaktadır. Bunun için öncelikle doğru idrar örneği alınmalıdır. Doğru idrar örneği alımı, tuvalet eğitimini tamamlamış büyük çocuklarda ılık su ile perine bölgesi temizliği yapıldıktan sonra orta akım idrarı alınması ile sağlanır. İdrar kontrolü olmayan küçük çocuklar ve bebeklerde ise idrar tahlili için örnek idrar torbaları ile alınır. Bunun için de genital bölge uygun şekilde temizlendikten sonra, idrar torbası genital bölgeye yapıştırılır. Bebek idrar yapmadığı takdirde 30 dakikada bir tekrar temizlik yapılarak yeni torba takılması uygundur. İdrar torbalarının steril olmaması ve genital bölgeden idrar torbasına kolayca mikropların bulaşması, hatalı sonuçlara neden olabileceğinden idrar kültürü için torba ile idrar alınması önerilmemektedir. Bunun yerine idrar kontrolü henüz gelişmemiş küçük çocuklarda ve bebeklerde kültür alınması gerekiyorsa; idrar sondası ile idrar kesesine girerek veya kasık bölgesinden idrar kesesine enjektör ile girilerek idrar örneği alınmalıdır. Bu iki yöntemle idrar kültürünün alınması; hem yanlış tanı ve tedavileri hem de gereksiz ileri incelemelerin yapılmasını önlemesi açısından son derece önemlidir. Her iki yöntemin de bebeğe herhangi bir zararlı etkisi yoktur.
İdrar yolu enfeksiyon sorunlarında birçok görüntüleme yöntemi bulunuyor
İdrar yolu enfeksiyonu geçiren her çocuğa ultrasonografi yapılmalıdır. Ultrasonografi radyasyon etkisi ve hiç bir zararı olmayan çok değerli bir inceleme yöntemidir. Bu yöntemle, böbrek boyutları, yerleşimi, doku kalınlıkları, idrar akımını engelleyen darlık veya tıkanıklıklar, mesane kapasitesi ve duvar kalınlığı ile idrar yollarında taş veya normal dışı yapılanmalar hakkında ayrıntılı bilgi alınır. Damardan nükleer madde verilerek çekilen sintigrafiler, geçirilmiş idrar yolu enfeksiyonlarına bağlı böbrek hasarlarını ve darlık gibi idrar akımnı bozan anomalilerin saptanmasını sağlar. Halk arasında sondalı film olarak nitelendirilen Voiding sistoüretrografi ise, vezikoüreteral reflü (mesaneden böbreğe doğru idrar kaçışı) tanısı için kullanılır. Bu iki işlem her idrar yolu enfeksiyonu geçiren çocuğa uygulanmaz. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu geçiren ve/veya anormal ultrason bulgusu olan çocuklara sintigrafi ve/veya voiding yapılır. İşeme bozukluğu olan ve İYE geçiren çocuklara ayrıca üroflowmetri (idrar akım testi) tetkiki yapılır. İdrar kültüründe üreyen mikroba yönelik uygun antibiyotikle tedavisi yapılır. Tedavi sonrası kontrolde idrar tahlili ve kültürü alınmaktadır.
Bu önerilere dikkat!
- Çocuklara yeterli su içme alışkanlığı kazandırılmalıdır.
- Bebeklere 2,5 yaşından önce işeme eğitimi verilmemeli ve eğitimlerde asla baskı uygulanmamalıdır.
- Çocuklara doğru genital bölge temizliği öğretilmelidir. İdeal olarak, genital bölge temizliğinin tuvalet kağıdıyla önden arkaya doğru yapılması, ardından bölgenin suyla yıkanması ve kağıt havluyla kurulanması şeklinde olmalıdır. Eğer ıslak mendille temizlik yapılacaksa, su bazlı olanlar tercih edilmelidir.
- Çocuğa düzenli işeme alışkanlığı kazandırılarak, idrarın mesanede uzun süre kalması önlenmelidir.
- Özellikle kız çocukları sıkı pantolon giyinmemeli ve pamuklu külotlar tercih edilmelidir
- Erkek çocuklar olabildiğince erken yaşta sünnet edilmelidir
- Çocuklar tuvalete girmeden önce ve girdikten sonra mutlaka ellerini yıkamalıdır
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
Yorum Yazın