Adet düzensizliği, adet sancısı, idrar kaçırma, kısırlık, düşük gibi birçok olumsuz tabloya sebep olan miyomlar rahime zarar vermeden cerrahi yöntemlerle çıkarılabiliyor. Özellikle miyom cerrahisi sonrası gebe kalmak da mümkün olabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Boyraz, rahim çıkarılmadan yapılan miyom cerrahisi hakkında bilgi verdi.
40 yaşın üzerindeki her 3 kadından 1’inde miyom var
Miyomlar, rahimi oluşturan düz kas hücrelerinden köken alan, iyi huylu tümörlerdir ve kadınlarda pelvis bölgesinde en sık görülen tümörlerdir. 40 yaş üzerindeki 3 kadından birinde miyom saptanmaktadır. Her zaman belirti vermeyen miyomlar, özellikle büyük boyutlara geldiğinde bazı belirtiler ortaya çıkartabiliyor. Bu belirtiler şöyle sıralanabilir:
- Anormal vajinal kanama (sık ve düzensiz adet görme)
- Adet miktarının çok artması ve adetin normalden uzun sürmesi
- Kasık ağrısı
- Cinsel ilişki sırasında ağrı
- Gebelik ile ilişkili sıkıntılar ve düşük
- İdrar torbasına basıya bağlı sık idrara gitme, idrar yaparken zorlanma, idrar kaçırma
- Kalın bağırsağa basıya bağlı kabızlık ve dışkılamada güçlük.
Şikayetlerinizi ertelemeyin
Şikayete neden olmayan miyomlar genellikle rutin jinekolojik muayenelerde saptanır. Bir şikayet oluşturmayan miyomlarda az da olsa kansere (sarkom) dönüşüm riski olabileceği için, boyut açısından düzenli takip önemlidir. Rutin takiplerde miyomlarda hızlı boyut artışı varsa, çeşitli şikayetler oluşturma durumu varsa tedavi gereklidir. Miyomlarda etkin bir ilaç tedavisi bulunmadığı için cerrahi yöntemlere başvurulmaktadır. Ancak cerrahi yöntemler özellikle hiç çocuk sahibi olmamış genç kadınlarda endişe oluşturabilmektedir. Genelde miyom ameliyatları sonrası rahime zarar verileceği ve bu nedenle gebe kalınamayacağı algısı kadınlarda hakimdir.
Laparoskopik yöntemde ağrı daha az, iyileşme daha hızlı
Karında, büyük kesi ve yara izi olmadan miyom ameliyatı mümkündür. Miyom tedavisinde uygun olan durumlarda laparoskopik cerrahi (kapalı yöntem) ile miyomektomi ilk seçenek olmalıdır. Laparoskopik miyomektomi cerrahisi ile karın içerisinde yapışıklıklar daha az olmakta, ameliyat sonrası ağrı daha az olmakta, iyileşme daha hızlı olmakta ve karında büyük yara izi olmamaktadır.
Rahim koruyucu cerrahi
Günümüzde, oldukça genç ve gelecekte çocuk isteği olan kadınlarda, çok büyük boyutlarda miyom görülmektedir. Bu hastaların en büyük korkusu rahimlerine oluşabilecek zarardır. Hastaların en sık sorduğu sorular, ‘miyom için rahim alınması gerekli mi?‘, ‘rahime zarar gelir mi?‘ şeklinde olabilir. Miyom çıkartılması sırasında rahimde oluşabilecek bir zarar veya rahimin tamamen alınması genç hastaların gelecekte anne olma hayallerini de yok etmektedir. Ancak, miyom boyutu ne olursa olsun, sadece miyomun çıkartılması mümkündür. Miyom tedavisi için rahimin alınması gerekli değildir. Rahime zarar vermeden yapılan bir miyom cerrahisi sonrası gebe kalmada hiçbir sıkıntı olmamaktadır. Bu nedenle miyom ameliyatlarında cerrahi tecrübe çok önemlidir. Miyom ameliyatını yapan cerrahın deneyimi daha az kanama ve rahimin korunması için büyük önem taşır.
Normal doğum da yapılabilir
Miyom koruyucu cerrahide miyom sayısı, miyom boyutları, miyomun rahim duvarında yerleştiği bölge iyice değerlendirilip, cerrahi buna göre planlanmalıdır. Tecrübeli ellerde, iyi bir ameliyat öncesi değerlendirme ile rahim korunarak miyomların çıkartılması mümkündür. Başarılı bir miyom ameliyatı sonrasında hamilelik açısından herhangi bir sıkıntı beklenmez. Yalnızca cerrahi geçiren kadınların ameliyat sonrasında 3- 6 ay arasında beklemesi önerilmektedir. Bu zaman diliminde rahim ve rahim duvarı güçlenir; yeterli dirence kavuşur. Miyomektomi ameliyatı sonrası genellikle sezaryen doğum tercih edilir. Ancak rahim dışına yerleşen veya saplı miyom gibi rahim duvarına zarar vermeyen durumlarda normal doğum açısından sıkıntı bulunmaz.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
Yorum Yazın