8 Mart, kadın emeğinin, hak mücadelesinin ve toplumsal eşitlik arayışının sembolüdür. Kadınların üretimde, ekonomide, sanatta, bilimde ve hayatın her alanında verdikleri katkıyı görünür kılmanın, hak ettikleri değeri vurgulamanın ve fırsat eşitliğine dikkat çekmenin günüdür.
Tarihsel olarak 8 Mart, 1857 yılında New York’ta daha iyi çalışma koşulları için greve giden kadın işçilerin anısına, kadınların ekonomik ve sosyal hakları için verdikleri mücadelenin bir yansıması olarak ortaya çıkmıştır. Bugün ise sadece çalışma hayatındaki kadınları değil, emeğiyle topluma yön veren, değişim yaratan ve eşit bir dünya için çabalayan tüm kadınları onurlandırmak için anılmaktadır.
Kadınlar, Türkiye’de ve dünyada kalkınmanın, yenilikçiliğin ve sürdürülebilir gelişmenin temel aktörlerinden biridir. Ancak hâlâ pek çok alanda cam tavanlarla, ücret eşitsizliğiyle ve iş gücüne katılımda çeşitli engellerle karşılaşmaktadırlar. 8 Mart, bu eşitsizliklere dikkat çekmek ve kadınların ekonomik, sosyal ve siyasal alandaki yerlerini güçlendirmek adına önemli bir farkındalık günüdür.
Kadın emeğini ve kadın gücünü desteklemek, sadece bireysel bir tercih değil, toplumsal bir sorumluluktur. Daha adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir gelecek, kadınların ekonomik bağımsızlığının ve fırsat eşitliğinin sağlanmasıyla mümkün olacaktır.
Bu vesileyle, emeğiyle topluma yön veren, cesaretiyle ilham olan tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyor; "Kadın emeği değerlidir, kadın mücadelesi geleceği şekillendirir." diyerek daha eşit bir dünya için birlikte çalışmaya devam edeceğimizi vurguluyoruz.
Sibel Arslan Ekonomist /Mali Analist
Facebook Yorum
Yorum Yazın