İstanbul
DOLAR34
EURO37
ALTIN2730
İbrahim Onur Topaloğlu

İbrahim Onur Topaloğlu

Mail: topalogluibrahimonur@gmail.com

Boğazda Fırtına

Boğazda Fırtına

Geçtiğimiz hafta kolay gibi görünen ama kolay olmayacağı belli olan karşılaşmada lig sonuncusu Ç. Rizespor'u zorlanarak da olsa mağlup eden lider Trabzonspor, bu maçta Gervinho'nun çapraz bağlarının kopması sonrası sezonu kapatması ve ceza sınırındaki Edgar'ın zorlu Beşiktaş maçı öncesi cezalı duruma düşmesiyle 3 puanın sevincini yaşayamadı..

7 puan farkla önünde olmasına rağmen oturmuş ve alternatifli kadrosuyla şampiyonluk yarışında en ciddi rakibi olarak görünen Beşiktaş deplasmanına ideal savunma dörtlüsünden 2 önemli eksikle (Edgar, Bruno Peres) çıkmak durumunda kalan Trabzonspor üstüne 11 haftaya 7 gol 3 asist sığdıran formda oyuncusu Bakasetas'ın da 30. dakikada sakatlanarak çıkmasıyla hücumdaki alternatifleri iyice azalırken, Abdullah Avcı Rize maçının ilk yarısında olduğu gibi Hamsik'i Bakasetas'ın mevkisine çekerek Hamsik'in yerine de Siopis'i koydu..Geçtiğimiz hafta asıl mevkii olmayan forvet arkası pozisyonunda istenileni veremeyen ve çok pas hatası yapan Hamsik aksine Beşiktaş karşısında tam bir maestro gibi takımı hücumda yönetirken dakikalar 45+6'yı gösterirken Abdülkadir Ömür'ün savunma arkasına sürpriz koşusunu çok iyi görerek muhteşem bir ara pas attı ve Abdülkadir de bu güzel pası ziyan etmeyerek takımını soyunma odasına 0-1 üstünlükle uğurladı..

İkinci yarıya başlarken en çok çekindiğim konulardan biri Siopis'in sarı kartla oynuyor olması ve bulunduğu bölge itibariyle çift sarıdan oyundan atılma riskiyle, takımın son yıllarda özellikle deplasmanda öne geçtiği derbi maçlarda haddinden fazla geriye yaslanarak oyunun hakimiyetini tamamıyla rakibe vermesi ve skor üstünlüğünü koruyamamasıydı..İkinci yarı her şey Trabzonspor'un lehine giderken ve rakip takım ve seyirci yavaş yavaş maçtan uzaklaşmaya başlamışken 62. dakikada Trondsen'in kaleciye geri pas atmak isterken kısa düşen topuna ilk yarının iyi isimlerinden Hüseyin Türkmen'in dalgınlığı ve çevre kontrolü yapmayışını Larin affetmedi ve Trabzonspor adeta kendi kendine gol atarak rakip takımı ve seyircisini maça ortak etti..Şahsen maçtan önce Beşiktaş'ın 7 puan geride olması ve erken de olsa bu maçı tamam veya devam olarak görmesi nedeniyle çok daha iştahlı ve üretken bekliyordum ama Beşiktaş oyun üstünlüğünü elinde tutuyor gibi görünse de 2-3 net pozisyon dışında pozisyon üretmekte zorlandı..80. dakikada Serkan Asan - Dorukhan ve Djaniny - Cornelius değişiklikleriyle kıpırdanıp rakip kaleyi düşünmeye başlayan Trabzonspor özellikle sağ taraftan geliştirdiği kontrataklarla pozisyon üretmeye de başladı..Yine bir son dakika kazasına kurban gitmemek adına canhıraş şekilde kalesini savunurken  Hamsik'in kalitesine yakışan ustaca pasında sahanın etkili isimlerinden Abdülkadir Ömür'ü topla buluşturması ve onun hiç bekletmeden Cornelius'u kaçırması sonrası topun Nwakaeme ile buluşması ve Nwakaeme'nin herzamanki gibi defans oyuncularını üstüne çekerek Cornelius'u unutturmasına Danimarkalı oyuncunun kendisine yapılan yatırımın boşa olmadığını kanıtlarcasına yaptığı temiz vuruşla Trabzonspor yarıştaki direkt rakibini kendi sahasında mağlup ederek hem rakibiyle olan puan farkını çift haneli rakamlara çıkarttı hem de ligdeki yenilmezlik serisini 24 maça çıkartarak 1995 yılındaki 26 maçlık yenilmezlik serisine bir adım daha yaklaştı..

Beşiktaş karşısında kritik kurtarışlarıyla takımı ayakta tutan Uğurcan Çakır'ı, partneri Edgar'ın yokluğunda tam bir lider gibi oynayan Vitor Hugo'yu ilk goldeki asisti ve ikinci goldeki atağı başlatan pasıyla Hamsik'i ve son haftaların yükselen yıldızı Abdülkadir Ömür'ü beğendiğimi söyleyebilirim..Yazımın son satırlarını da Milli takımın kalecisi olan ve beyefendi kişiliğiyle, mütevazı tavırlarıyla herkesin bildiği Uğurcan kardeşimizin her fırsatta "Efendilik, Sportmenlik, Beşiktaşlılık Duruşundan" bahseden ama kaybederken bu özelliklere aslında sahip olmadıklarını bir kez daha ispat eden oldum olası hiç samimi bulmadığım Beşiktaş seyircisi tarafından nasıl çirkince provoke edilip kariyerindeki ilk kırmızı kartı görmesine sebebiyet verdiklerine hep birlikte şahit olduk..

Umarım içimizde Beşiktaş'ı, Galatasaray ve Fenerbahçe'den daha farklı bir yere koyarak sempatik bulan Trabzonsporlu kardeşlerimiz sözkonusu kendi menfaatleri olduğunda hiçbirinin diğerinden farkı olmadığını görmüştür..

Kaptan Uğurcan ve arkadaşları 3 puanı alarak evine dönüyor siz de boğaz manzaralı stadınızda Mayıs'a kadar denizi seyretmeye devam edin.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar